Kalp krizinden sonra kalp yetmezliği nasıl önlenir

Kalp krizi geçiren bir kişi genellikle kalp kasında bir miktar hasar görür. Kalpteki kasın hasar görmesi kalp yetmezliği riskini artırabilir. Kalp krizi geçirdikten sonra kalp yetmezliğini önlemek en önemli kısımdır. Kalp yetmezliği nasıl önlenir? İşte cevap.

Kalp krizi geçiren insanlar neden kalp yetmezliğine yatkındır?

Kalp krizi geçiren hastalar, genellikle kalp krizinden sonraki ilk birkaç saat veya gün içinde kalp yetmezliği için daha yüksek risk altındadır. Kalp kasındaki hasar orta düzeyde olsa bile kalp yetmezliği riski hala çok büyüktür. Kalp krizi sonrası ilaç tedavisi veya terapi ve bir yaşam tarzını sağlıksız bir yaşamdan sağlıklı bir yaşam tarzına değiştirmek, kalp yetmezliğinin başlamasını önlemek için çok önemlidir.

Kalp krizinden sonra ortaya çıkan kalp yetmezliği, büyük ölçüde hasar görmemiş kalp kasının nasıl tepki verdiğine bağlıdır. Kalp krizi geçirdikten sonra, sağlıklı kalp kasınız 'gerilir' ve hasarlı kasın iş yükünü üstlenir. Bu gerilme, kalbin yeniden şekillenmesi olarak bilinen bir süreç olan kalbin büyümesine neden olur.

Bu esneme, hasar görmemiş kalp kasının daha güçlü bir şekilde kasılmasına ve daha fazla iş yapmasına yardımcı olur. Basit bir ifadeyle, kalp kası bir lastik bant gibi "davranır". Ne kadar çok uzatırsanız, o kadar sert ve daha fazla 'çıtçıt' olacaktır. Ancak, lastik bandı çok fazla kullanırsanız veya uzun bir süre boyunca tekrar tekrar germeye devam ederseniz, lastik bant 'tutuşunu' kaybeder ve gerilir veya zayıflar. Aynı şey kalp kasına da olacak.

Kalp kasını germek kalp kasının zayıflamasına neden olarak kalp yetmezliği riskini artırır. Kardiyak yeniden şekillenme, kalp yetmezliği riski nedeniyle kalbin geçici olarak daha iyi çalışmasına yardımcı olabilir. Kardiyak yeniden şekillenme önlenebilir veya sınırlandırılabilirse, kalp yetmezliği riski azalacaktır.

Bir ataktan sonra meydana gelen kardiyak yeniden şekillenme nasıl değerlendirilir?

Bir ataktan sonra kalp kasının performansını değerlendirmenin en önemli kısmı, ne kadar kardiyak yeniden şekillenme meydana geldiğini tahmin etmektir. Bunu kontrol etmek için şunları yapabilirsiniz: Çok Kapılı Edinme (MUGA) tarama veya ekokardiyogram. Bu iki yöntem, kalbin sol ventrikülünün performansını görmek için kullanılır.

Bir krizin neden olduğu kalp kası hasarının miktarını tahmin etmek için, genellikle sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu ile ölçülür veya daha iyi bilinen adıyla Sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (LVEF). LVEF, her kalp atışı ile sol ventrikül tarafından atılan kanın yüzdesidir.

Kalbin yeniden şekillenmeye bağlı olarak büyümesi, sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonunun azalmasına neden olur. LVEF %40'ın altındaysa (normal %55 veya üzeri) o zaman meydana gelen kas hasarı oldukça önemlidir. LVEF ne kadar düşükse hasar o kadar büyük olur ve bu da kalp yetmezliği riskini artırır.

Kalp yetmezliğini önlemek için neler yapılabilir?

Birkaç çalışma, kalp yetmezliğini önlerken, bir saldırıdan sonra kalbin yeniden şekillenmesini önemli ölçüde azaltabilen iki ilacın, yani beta reseptör blokerlerinin olduğunu göstermiştir.Beta Engelleyiciler) ve inhibitörleri Anjiyotensin dönüştürücü enzim (ACE).

Beta blokerler, vücut hücrelerinde bulunan beta reseptörlerini bloke ederek çalışır. Beta reseptörlerinin işlevlerinden biri de kalp kasının kasılma gücünü artırmaktır. Beta blokerler ayrıca kalp krizi sonrası hastalarda ani ölüm riskini azaltır ve bir ataktan sonra kalp yeniden şekillenmesini önler ve hatta 'geri alır'. Bir ataktan sonra en sık reçete edilen beta blokerler tenormin (atenolol) ve lopresörlerdir (metoprolol).

ACE inhibitörleri, kalbin sol ventrikülünün yeniden şekillenmesini önleyerek kalp yetmezliği riskini önemli ölçüde azaltır. Sadece ACE inhibitörleri aynı zamanda tekrarlayan kalp krizi, felç ve ani ölüm riskini de azaltmakla kalmaz.

Kalp krizinden sonra en sık kullanılan ACE inhibitörleri vazotek (enalapril) ve kapotendir (kaptopril). Sadece ilaçlar kalp yetmezliği geliştirmenizi engelleyemez. Aşağıdakiler de dahil olmak üzere kalp yetmezliğini önlemek için yapabileceğiniz bazı şeylerdir:

  • Sağlıklı yiyecekler yiyin ve tuz, yağ ve şeker alımınızı sınırlayın. Sağlıklı gıdalara örnek olarak meyve ve sebzeler, yüksek proteinli gıdalar (örneğin balık, et veya fasulye), nişastalı gıdalar (örneğin pirinç, patates veya ekmek) ve süt veya süt içeriklerinden yapılan gıdalar verilebilir.
  • Düzenli egzersiz yaparak kilonuzu koruyun.
  • Sigarayı bırakın ve alkol tüketimini sınırlayın.
  • Kolesterol seviyelerini ve kan basıncını sağlıklı sınırlarda tutun.

$config[zx-auto] not found$config[zx-overlay] not found