Bebek tamamen genişlediği halde çıkmıyor olabilir mi?

Rahim ağzının (serviks) açılması, dilatasyon adı verilen bir bebeğin doğumunun bir işaretidir. Doğum eyleminin açılması süreci genellikle açılma 1 ile başlar ve bebek doğduğunda açılma 10 ile sona erer. Ancak bazı durumlarda anne tam bir genişleme yaşasa da bebek dışarı çıkmayabilir. Bu duruma neden olan faktörler nelerdir?

Bebeğin açılma nedeninin ortaya çıkması zor

Açma ve teslimat süreci birkaç on dakikadan saatlere kadar sürebilir.

İlk kez doğum yapan anneler için 20 saatten fazla doğum eylemi uzun kabul edilir ve anne ve fetüsün durumunu tehlikeye atabilir.

Normalde bebek tam bir genişlemeden sonra çıkacaktır. Ancak bazı durumlarda rahim ağzı 10 kadar genişlese de bebek doğmaz.

İşte neden olabilecek birkaç faktör:

1. Bebeğin başının ve annenin pelvisinin büyüklüğünde uyumsuzluk

Anne tam bir genişleme yaşamış olsa bile, bebeğin baş büyüklüğü ile annenin pelvisi arasında bir uyumsuzluk varsa, bebeğin dışarı çıkamama riski vardır.

Bu durum iki şekilde ortaya çıkabilir, yani:

  • Bebeğin başı veya vücudu annenin pelvisinden geçemeyecek kadar büyük

  • Annenin pelvisi çok dar veya anormal bir şekle sahip

Başlatmak Amerikan Gebelik Derneği Tıbbi olarak sefalopelvik orantısızlık olarak bilinen bu durum 250 gebelikten 1'inde görülür.

Hamile kadınların genellikle fetüsü hemen çıkarmak için sezaryen şeklinde bir takipten geçmeleri gerekir.

2. Kasılmalar daha az güçlüdür

Doğum sırasında kasılmaların sıklığı artmaya devam edecektir. Bebeğin doğumuna doğru 2-3 dakikada bir kasılmalar olabilir.

Yeterince güçlü olmayan kasılmalar, açılma tamamlansa bile bebeğin dışarı çıkamamasına neden olacaktır.

Kasılmaların ne kadar güçlü olduğunu değerlendirmek için doktorun genellikle annenin karın bölgesini hissetmesi gerekir. Karın kasları yeterince gerginse ve doğumdan önce daha sık meydana gelirse kasılmaların etkili olduğu söylenir.

Kasılmalar yeterince etkili değilse, anneye doğum indüksiyonu yapması önerilir.

3. Plasenta previa

Plasenta previa, plasentanın serviksin bir kısmını veya tamamını kapladığı bir durumdur. Plasentanın doğum kanalında bulunması hamilelik ve doğum sırasında ciddi kanamalara neden olabilir.

Plasenta doğumdan önce eski konumuna dönmezse, hamile kadınların itmesi önerilmez.

Bu kanamayı önlemeyi amaçlar, ancak dezavantajı, açılma tamamlanmış olmasına rağmen bebeğin dışarı çıkamamasıdır.

4. Fetal pozisyon normal değil

Kaynak: Health Reflect

Fetüsün doğması için en iyi pozisyon baş aşağı iken baş aşağı pozisyondur. Bu pozisyon, fetüsün başının önce çıkmasını sağlar, böylece vücut kolayca takip edebilir.

Bununla birlikte, fetüs bazen doğum öncesine kadar anormal bir pozisyonda da olabilir.

Anormal bir pozisyon, açıklık genişken bebeğin dışarı çıkmamasına neden olabilir. Bu pozisyonlardan bazıları şunlardır:

  • Fetüsün başı aşağıda, ancak yüzü doğum kanalına bakacak şekilde onu kaplıyor.
  • Makat, önce kalçalar veya bacaklar
  • Baş, kalça veya bacaklarla başlamayan yatay

5. Acil durumlar ve fetal sıkıntı

Doğum sırasındaki koşullar, tüm doğum sürecini engelleyebilir ve hatta durdurabilir.

Anneler için acil durumlar genellikle kanama, yüksek tansiyon veya annenin uzun bir doğum sürecinden yorulması ile ilgilidir.

Fetüse gelince, ciddi olarak sınıflandırılan bazı durumlar şunlardır:

  • Anormal fetal kalp hızı
  • Çok az amniyotik sıvı
  • Fetüsün kasları ve hareketi ile ilgili sorunlar var
  • Fetus oksijenden yoksun
  • Fetus göbek bağına sarılır
  • Fetal gelişim durur

Acil bir durumda annenin ve fetüsün kurtarılabilmesi için doğum sürecinin bir an önce tamamlanması gerekir.

Doktor, tam genişlemenin de herhangi bir etkisi olmadığında bebeği nasıl çıkaracağınız konusunda önerilerde bulunacaktır.

Aslında, emeği engelleyen bazı faktörler kaçınılmazdır. Ancak hamilelik sırasında düzenli jinekolojik muayene yaptırarak riski azaltabilirsiniz.


$config[zx-auto] not found$config[zx-overlay] not found