İnsan Ağzı Hakkında Eşsiz Gerçekler: Tükürüğün Kökeninden Dil Hareketine

Ağız, insan vücudunun yüzünde bulunan bir organıdır. Ağzın içinde dil ve dişler gibi başka vücut parçaları da vardır. Ama zaten kendi ağzınız hakkında ne kadar şey biliyorsunuz? Besinlerin sindirim sistemine girişinin ana kapısı olmasının yanı sıra, insan ağzıyla ilgili bilinmesi gereken gerçekler nelerdir? Aşağıdaki gerçeklere bakın, hadi.

İnsan ağzının çeşitli benzersizliği

1. Ağızdaki tükürüğün değerli olduğu ortaya çıkıyor

Tükürük sadece dudakları terleten tükürük değildir. Tükürük ağızda bir sıvıdır. Ağzın tamamını kaplayan bu kalın su bazlı maddenin başka işlevleri de vardır.

Tükürüğün en önemli işlevi ağzı ve içindeki diğer organları kurumaya karşı korumaktır. Susuz kalmış birçok kişiye, ağızlarında tükürük bulunması yardımcı olur. Dehidrasyonu önlemenin yanı sıra, tükürük sindirime yardımcı olmak için de kullanılır. Tükürükte amilaz enziminin varlığı, gıdadaki karbonhidratların işlenmesine yardımcı olabilir.

2. Dişler güçlü malzemeden yapılmıştır

Bu konuda insan ağzının gerçeği dişlerdedir. Dişler, ağızda mineden yapılmış organlardır. Emaye, dişler de dahil olmak üzere organların yapı taşıdır ve gücü demirle karşılaştırılabilir. Dişçiye gittiğinizde bu kanıtlanır, aletler sadece demir veya makine matkaplarından yapılır.

3. Ağız, gözler ve burunla birleşir

İnsan ağzının aslında göz ve burunla bağlantılı olduğunu biliyor muydunuz? Evet, temelde ağız, burun ve gözlerin her ikisi de sindirim sistemine giden kanallara, açıklıklara ve bezlere sahiptir.

4. tükürük kandır

Ağızdaki tükürük, vücutta kandan oluşan bir sıvıdır. Evet, bu gerçek şaşırtıcı çünkü tükürük sadece ağzı ıslatan tükürük değildir.

Tükürük, kan, yüzün arkasında bulunan bezlerin birkaç yerine aktığında yapılır. Daha sonra kan plazması filtrelenmiş ve tükürük haline dönüşecektir. Bu kan filtreleme de özel hücreler aracılığıyla yapılır. İnsan ağzındaki tükürük bezleri de diğer plazma kalıntılarını emme işlevi görür.

5. Dilde binlerce tat tomurcuğu vardır.

Dilinize mikroskopla bakarsanız, onu gördüğünüzde kesinlikle şaşıracaksınız. Pürüzsüz olduğunu düşündüğünüz dil, binlerce tat tomurcuğuyla kaplı olduğu ortaya çıkıyor. Dildeki bu nodüller daha çok mantar gibidir. Ayrıca, dildeki her bir nodülün sonunda hala sinirler vardır.

Bilmelisiniz ki, bu tat alma tomurcuklarındaki sinirler de zamanla ölebilir. Sonuç olarak, tat alma duyunuz artık ağzınıza giren tatlara duyarlı değildir. Bu aynı zamanda bir kişinin yaşlandıkça iştahının neden azaldığını da açıklar. Evet, dil artık çeşitli lezzetli tatları hissedemez ve iştah azalır.

6. Dil, kasların birleşiminden oluşan bir organdır.

Dilinizin etli bir kas olduğunu kim düşünebilirdi? Evet, dil hareket edebilen 4 kasın birleşimidir. Bu 4 kasın birleşimi yutma, konuşma, "R" ve "L" gibi alfabeyi telaffuz etme gibi hareketler üretebilir.

7. İnsan ağzı çok karmaşık bir iletişim aracıdır.

Bazı hayvanlar, diğer hayvanlar tarafından salınan ve yakalanan özel kimyasallar olan feromonlar aracılığıyla iletişim kurar. Arılar gibi vücut hareketleri ve titreşimlerle (dans gibi) iletişim kuran hayvanlar da vardır. Çoğu insan sesle iletişim kurar.

Ses orijinal olarak akciğerlerden, boğazdan, ses kutusundan ses tellerine kadar üretilir. Ancak bu sesler insan ağzının yardımı olmadan bir dil haline gelmeyecektir. Hava ses tellerine üflendikten sonra, dil, ağız çatısı, dişler ve dudaklar gibi ağız bölümleri belirli sesleri oluşturmak için sistematik olarak hareket edecektir.

Kendiniz deneyin, ağzınızı veya dudaklarınızı hiç oynatmadan “B” harfinin sesini çıkarabilir misiniz? Dilinizi ağzınızın çatısına veya üst dişlerinize yapıştırmadan "L" sesini çıkarabilir misiniz? Tabii ki çok zor. Bu, bir iletişim aracı olarak insan ağzının önemidir.

Ağzınız, A'dan Z'ye alfabeden “ng”, “ny” gibi seslere ve daha fazlasına kadar yüzlerce ses üretebilir. İnanılmaz, değil mi?


$config[zx-auto] not found$config[zx-overlay] not found